Saygı, sevgi ve güven duygusu ile kurulan tüm evlilikler, zaman içerisinde çeşitli dış etmenlerin ya da yaşam koşullarının kişinin(lerin) üzerinde yarattığı etkiyle birlikte değişim göstermektedir.
İlişkilerde özellikle de kafa karıştıran, huzursuz eden “kritik bir dönem” olarak adlandırılan dönemler yaşanabilir. Kriz kaçınılmazdır. Fakat işlevselliği yüksek aileler olarak tanımladıklarımız, kriz durumunda süreci iyi yönetebilme kabiliyetine sahip olanlardır. Çünkü yaşanan ilişkinin, değişikliğe uyum sağlayacak esnekliğe sahip olması gerekmektedir. Bu dönemleri kendi içlerinde sindirerek çözen aileler kriz dönemlerinden güçlenerek çıkarken, bazı çiftler de bu dönemlerde takılı kalabilmekte ve ancak destek alarak bu süreci atlatabilmektedir. “Kriz” dediğimiz bu kritik dönemler, evliliğin ilk yılındaki uyum zorluklarını, ebeveynlerden ayrışma güçlüğünü, çocuğun aileye katılmasıyla ‘’partner’’ olmaktan anne-baba olmaya geçişte rol değişimine bağlı problemleri, cinselliğe yönelik sorunları, evlilik dışındaki ilişkilerin evliliğe getirdiği sıkıntıları, iş değişiklikleri gibi durumları kapsamaktadır. Her ailenin görünüşte işleyiş biçimleri ve kritik dönemleri birbirine benzer görülebilse de sorunlara yaklaşımları, tepkileri, çözüm bulma/bulamama şekilleri tamamen kendine özgüdür.
İçinde iyi niyet, anlayış, bağlılık, sadakat, sevgi ve ortak dilin olduğu bir ilişkide zorlukları aşmak çok daha kolay olacaktır. Fakat bitirilmiş bir ilişki içinde hala varolmaya çalışmak partnerlerin hayatlarını engellemek anlamına gelir ki bu da o ilişki içindeki hiç kimsenin yararına olmaz. Boşanma danışmanlığı ilişkilerde beklentilerin karşılanamadığı ya da kriz anları ile baş edilemediği durumlarda çiftlere tarafsız bir gözle bakarak, problemlerin kaynağının tespit edilmesine ve eğer süreç boşanma ile devam edecekse taraflara en sağlıklı biçimde yol göstermeye yardımcı bir danışmanlık yöntemidir.
Kendi çözümünü bulamayan ve danışmanlık almaya gelen ailelerin boşanma fikrini bireysel olarak da dinlemek önceliktir. Bunun amacı kişiler arasında farklılık gösteren nedenlerin eşlerin baskısı veya çekincesi olmadan net bir şekilde ifade edilebilmesini sağlamak ve iki tarafı dinlemiş olarak problemin(lerin) ne olduğunu, neden kaynaklandığını doğru tespit edebilmektir. Danışanın(ların) geçici ya da kalıcı bir değişim sürecinde olup olmadığını ve aynı zamanda bireylerin, kişiliği ve seçimleriyle ilgili onlar için ‘’doğru olanı’’ görebilmelerini sağlamak adına bireysel olarak bu süreçten faydalanmaları önemlidir. Bazen kişi o an istediği şeyin, gerçekte istemediği şey olduğunun farkına varabilir ve vazgeçebilir. Bazen de danışmanlık süreci, verdiği kararların netlik kazanmasına yardımcı olabilmektedir.
İlişki duyguyla beslenir, duygu ise aksiyonu belirler. Aile; iletişim, duygu paylaşımı ve güçler dengesi üzerine kurulur. Bu dengeler değişmeye başladığında, eşimize bakışımız, değer verişimiz ve hatta hayata bakışımız bile değişebilir.
Eş seçimimiz, farkında olduğumuz ya da olmadığımız pek çok etkenle rastlantı ötesinde bir seçimdir. Kendine hayranlık duyan kişilerin bağımlıları, kurban rolünde olanların saldırganları, kahraman kişilik yapısındakilerin ise günah keçisi rolünde olanları seçmesi rastlantısal veya kadersel bir durum değildir. Yani kişiler, kendilerinde eksik olan yanı bir diğerinin özellikleriyle tamamlamaya çalışır. Tamamlayıcılık evliliğin temel öğelerindendir. Ancak bu tamamlayıcılık bireylerin duygu ve beklentilerini karşılayabildiği sürece işlevseldir.
Boşanma Danışmanlığı Ne İşe Yarar?
- Çiftler arasında ortak fikrin sağlanması ve sağlıklı iletişim becerisinin kazandırılması, arabuluculuk
- Tek çözüm gerçekten boşanmak ise bu süreci doğru ve en az zararla yönetmek adına doğru kararların verilebilmesi
- Boşanma sürecindeki duygusal travmayla baş edilebilmesi
- Boşanma travmasının atlatılması ve yeni hayata daha kolay adapte olunabilmesi (Yeni ilişkilere adaptasyon, üvey anne-baba vb.)
- Var olan olumsuz ilişki modelinin bir sonraki ilişkide tekrar etmesinin engellenmesi.
- İyi boşanma kavramının boşanmanın taraflarına öğretilmesi
- Boşanmanın yas sürecinin hem çiftte hem de çocukta analiz edilmesi ve çocuklar için sürecin travmatik hale gelmesinin engellenmesi.